Translate

Çarşamba, Kasım 23, 2016

Refik Halid Karay Sakın Aldanma İnanma Kanma Kitabı Ortada Kabahatli Yok Osmanlı Türkçesi / Osmanlıca Metnin Okunuşu 2


14

okudular. Şimdi bakıyorum, sanki bunlar o adamlar değil:
- Bitirdiler bizi; çok söyledik ama kulak asmadılar ki..
diyorlar; anlaşılan kulaktan kulağa söylemişler, ağızdan
ağıza konuşmuşlar, için için düşünmüşler... Bizim haberimiz
olmamış; fakat benim bildiğim o yerlerde yüksek sesle, kürsüde
konuşulur, itirazlar açık yürütülür; fikirler serbestçe
söylenir. Mademki memleketi eli bağlı, gözü yumulu ateşe
atıyorlardı, neden beş, on ses yükselmedi? Neden beş,
on yumruk gösterilmedi? Şimdi söylemek maharet değil,
onu benim süt ninemde yapar, ağa babamda yapar!...
Hala bu meclisi millet meclisi yerine koyupda gidip itimad reyi
alan hükumetin aklına şaşayım. Bana kalsaydı oraya itimad
reyi almağa değil, Avrupaya itimad virmek içün " Artık kapayın"
ağzınızı, açın gözünüzü!" dimeğe gider, bu kahve
döğücünün "Hınk" diyicilerini başımdan savardım.
Evet, neferinden paşasına, hademesinden müdirine, mubassırından
müderrisine kadar her ferd, meğerse muharebeye düşman imiş... Benim
haberim yok; zahir, bana emniyet idüb söylemezlerdi: "Bu harbcu
bir adamdır, kılıç oyununu tabanca şakasını sever, kan
dökmeğe teşnedir, harb ilan olunalı beride (z)aten Alman
propagandası yapıyor, Mısırı zabtdan, Hindi fethden dem
vuruyor. Yanında konuşmayalım!" kararıyla beni fikirlerinden haberdar
itmezlerdi... Hatta sade haberdar itmekle kalmazlar, galiba beni

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınızı bekliyoruz.