aşinamız, kadîm dostumuz, aziz ve sevgili
nimetimiz yok mu,
ondan... Üzeri altın gibi kızarmış, içi pamuk gibi beyaz
ve
yumuşak, fırından çıkalı henüz yarım saat geçmiş, daha
ılık; onu alsam,
ellerimle ortasından açsam ve başımı içine sokup
koklasam, koklasam, kadife
vücuduna yüzümü gözümü
sürsem diyorum. Rayihası beni mest etsin, harareti
damarlarımı
yaksın. Manzarası aklımı alsın. Sevincimden ağlıyayım,
bayılayım,
kendimden geçeyim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlarınızı bekliyoruz.