Damsız girilmezle ilgili İnternetten alıntılar...
Türkçede
kullanılan "Damsız girilmez." deyimi "Bir eğlence merkezine
girerken yanında kız arkadaşın olmadan içeri giremezsin." anlamına
gelmektedir. Burada da kullanılan "dam" kelimesi Fransızca'dan
dilimize girmiştir. “Dans esnasında erkeğe eşlik eden kadın, dansta
kavalyenin eşi” anlamındadır.
Latince bir kelime olan "dame" Fransızcaya
geçmiş olan kelime, eğlence merkezindeki dans sırasında erkeğe eşlik edecek
kadın olarak Türkçede yer bulmuştur. Kelimenin ikinci anlamı, üzerinde kadın
resmi olan kart, kâğıt ( maça/kupa damı
gibi) manasındadır.
Dam kelimesiyle benzer okunuş ve yazılışa sahip
Türkçedeki diğer kelime, kelime grubu, deyim ve atasözleri de vardır.
Eski Türkçede gelen evin çatısı anlamındaki tam/dam
ise temel anlamıyla duvardır. Evlerin, binaların üzerindeki örtü, çatı anlamlarındaki dam hâlâ
kullanılmaktadır: Evin damı aktı. / Şair Nedim damdan dama kaçarken öldü
iddiasının doğru olmadığını edebiyat profesörü Muhsin Macit söylüyor.
Kelimenin anlam genişlemesiyle küçük bina, ev, derme
çatma ev anlamlarını kazandığı görülmüktedir. ( bağ damı, tütün damı, hayvan
damı gibi): Damdan ekmeği al, gel. Üzeri toprak kaplı küçük ev, köy evi anlamın
yanında hayvanların barındığı, korunduğu yer anlamıyla kullanılan kelimenin
sonraki anlamı da bu anlamla ilişkili olmalıdır.
Kelime argoda belki biraz da olumsuz ve kötü
şartlardaki mekan görüntüsüyle hapishane, tutukevi anlamındadır. Cezaevine,
hapishâneye tıkılmakla dama tıkılmak aynı anlamda kullanılır. Kelimenin hayvan
barınağı, ahır anlamları da vardır: öküz damı.
“Dam”la ilgili diğer deyimlerden
ilki dam ağasıdır. Hapishanede bir şekilde diğer mahpus ve mahkûmlar üzerinde
hâkimiyet kuran kişiye dam ağası denir.
"Dam"la ilgili günlük hayat resimleri
Diğer deyim çatıdaki yağmur suyunu, karı temizlemek veya kırılan, tahrip olan kiremitleri tamir etmek
anlamındaki dam aktarmaktır. Dam yuvalamak, çatı aktarmak da benzer durumları ifade için kullanılır.
Sığınılacak, baş sokulacak yer dam altı; evlerin
tavan aralarında kaldırılıp dama çıkılan kapağa dam bacası/kapağı olarak
bilinir.
Maden ocaklarında çökme tehlikesine karşı her yanı
direkle örülen boşluğa domuzdamı, halk ağzında yemek pişirilen yer,
aşevi, mutfak anlamlarında aş damı ve hamam anlamında ısıdam
damla ilgili kullanılan diğer kelimelere örneklerdir. Her zaman yeşil ve etli
yapraklı bir bitki dam koruğu da damla kullanılan çok yıllık bir bitki
türüdür.
“Dam”la ilgili atasözü ve diğer kelime grupları:
Dam üstünde saksağan vur beline kazma
(Söylenen sözün saçmalığına işaret etmek için
kullanılır.)
Dam yandı içindeki sıçan da yandı
(Kayıp büyük ancak onun verdiği rahatsızlık da yok
oldu.)
Damdan düşen, damdan düşenin halini bilir/ halinden
anlar
(Başına bir iş gelenin halinden en iyi o hali daha
önce yaşamış anlar.)
Damdan çardağa atlamak
(Cümleler arasında mantık ve anlam bağı kurmadan
konuşmak, konudan konuya/daldan dala atlamak)
Damdan düşercesine
(Birden bire, alakasız, yersiz olarak)
Dama çıkmak
(Cinsel isteğin fazlalığı, azgınlaşmak, kızmak)
Eve dama girmemek
(Sürekli gezmek, ilgisiz ve şımarık davranmak)
Damda havuç deli Ayşe
(Aklına geleni yapıveren münasebetsiz kişiler için
kullanılır.)
Dam üstünde çul seren sevgiliyi merkeze alan bir
türkü:
Dam üstüne çul serer leyli de yar loylu da yar loy loy
loy
Bilmem yar kimi sever ha leylim nenni de
Kınalım nenni de belalım nenni de nenni
Onun bir sevdiği var leyli de yar loylu da yar loy loy
Günde on çeşit giyer ha leylim nenni de kınalım
Nenni de belalım nennide nenni
Onu bana verseler leyli de yar loylu da yar loy loy
Cihana bildirseler ha leylim nenni de
Kınalım nenni de belalım nenni de nenni
Varsam yarin yanına loylu da yar loylu da yar loy
Sabahtan öldürseler ha leylim nenni de
Kınalım nenni de belalım nenni de nenni
Al taşı kaldırsalar leyi de yar loylu da yar loy loy
Yılanı öldürseler ha leylim nenni de
Kınalım nenni de belalım nenni de nenni
Küçükten yar seveni leyli de yar loylu da yar loy loy
Cennete gönderseler haleylim nenni de kınalım nenni de
Belalım nennide nenni