Translate

Cuma, Kasım 19, 2021

Münacat/Münacaat Nazım Türü ve Örneği


Allah'a yalvarma, yakarma konusunda yazılmış şiirlere münacat denir. Mesnevi, kaside gibi nazım şekilleriyle yazılan münacatlara bir örnek:


MÜNÂCÂT (Kaside Nazım Şekliyle)-Yenişehirli Avni Bey Divanı

Fâ'ilâtün Fâ'ilâtün Fâ'ilâtün Fâ'ilün

Çünki sen âyîne-i kevne tecellâ eyledün

Öz cemâlün çeşm-i’ âşıkdan temâşâ eyledün


Manî-i lâhutûnı nâsûtda ızhâr içün

Âdeme sûret virüp Ta’lîm-i Esma eyledün


Cümle mektûmâtını halvet-sarây-ı gaybınun

Zîver-i levh-i şuhûd itdün hüveydâ eyledün


Küll-i mutlak eyleyüp cüz’i mukayyetden zuhûr

Sûret-i her katreyi mir’ât-ı deryâ eyledün


Eyleyüp her zerreyi bir ‘âşık-ı Musâ talep

Kâ’inâtı gark-ı envâr-ı tecellâ eyledün


Gösterüp lavh-i âdemde bî-aded nakş-ıbedî’

Sırrını a’yâna bu sûretle ifşâ eyledün


Gark idüp Fir'avnı bahr-i pür-hurûş-ı hayrete

Feylesûf-ı âkl-ı hikmet-dânı rüsvâ eyledün

                                           

Bir nefesle Meryemi dem-saz-ı Cibrîl eyleyüp

Rûh virdün kâlıb-ı mevhûma ‘Îsâ eyledün


Cennet-i dîdardan sahrâya saldun nâ-gehân

Âdemi şûrîde-i hicrân-ı Havvâ eyledün


Kanda varsa bir Halîl-i aksedün der-hâl anı

Mancınîk-i ‘aşkla nirâne ilkâ eyledün


Muhlisîn-i Âstânun kurbunı teşrîf için

Her mahâlde bin belâ hâzır müheyyâ eyledün


Nârî-i ‘ulvî-nijâdı yerde ednâl-halk edüp

Hâkî-i üftâdeyi göklerde i’lâ eyledün


Kef-dirâz itdün Züleyhâ’yı visâl-i Yûsufâ

Yûsufı sîlî-zen-i dest-i Züleyhâ eyledün


Perde-i dîdârun oldı şiddet-i fart-ı zuhûr

Kenüni çeşm-i dil ü cân içre ihfâ eyledün


Gülistân-ı hüsni feyz-âbâd-ı âşûb itmege

Sû-be-sû hûn-ı dil-i ‘aşıkla iskâ eyledün


'Aklı mecnûn eyleyüp dârü'ş-şifâ-yı 'aşkda

Kaysı zencîr-ülfet-i gîsû-yı Leyla eyledün


Pertev-i mihr-i cemâlün berk urup büt-hânede

‘Âşıkı zînet-perest-i Lât ü ‘Uzzâ eyledün


Her reg-i berg-i teri bu gül-şen-i îcâda

Cûybâr-i feyz-i isticlâya mecrâ eyledün

    

Perde-i zülf-i bütândan gösterüp bin şu’bede

Dilleri zünnâr-bend-i kayd-ı sevdâ eyledün


Mehd-i îcâda vürûd içün mevâlid-i selâs

Ümmehât-ı çârı dem-sâz-ı nüh-âbâ eyledün


Kâfiri meşgûl-i dünyâ zâhidi 'ukbâ-pesend

'Âşıkı behrem -zen-i dünyâ vü 'ukbaâ eyledün


Hem ene’l-Hak söyledün zîr-i leb-i Mansurdân

Hem cezâ-yı töhmet-i Mansûrı icrâ eyledün


Dil-fedâ-yı sûret-i mekr eyleyüp bî-dilleri

Mübtelâ-yı nakş-ı dîvâr-i kilisâ eyledün


Nârdan güller bititdün sengden mâ’-i ma’în

Çûpdan izhâr-i ejderhâ-yı Mûsâ eyledün


Hikmetün her kanda iş’âl eylemişse bir çerâg

Şeş-cihetden lâ-yu’âd pervâne peydâ eyledün


Eyleyüp feyz-i vücûdun nefh-i ‘Îsâdan zuhûr

Mürde-i sad sâle-i nâ-bûdı ihyâ eyledün


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınızı bekliyoruz.