Efendiler Nereye…
Ziyafet bitti, fakat
ağzınızı silmeden, elinizi yıkamadan, bir de acı kahvemizi içmeden efendiler
nereye?...
Yaz başlangıcında sırtı
karnına yapışmış, sarı, sıska, cansız bir takım tahtakuruları çıkar, iğne gibi
vücudumuza batarlar, derimizi haşlarlar, kanımızı emerler, sonra sabaha karşı
etli canlı, iri yarı şuraya, buraya kaçarlar.. Galiba şafak attı, güneş doğuyor;
tahtakuruları nereye?
Ücra dağ başlarında gözleri
ateşli, dişleri keskin, tüyleri dimdik aç kurtlar vardır. Köpeksiz sürülere
dalarlar, koyunları kaparlar, etrafa kan, kemik saçıp mideleri dolu inlerine
koşarlar.. Galiba çoban göründü, köpekler havlıyor tok kurtlar nereye?
Kedisiz evlerde fareler
vardır; kilerlere girerler, dolapları delerler, şunu, bunu kemirip, sağa sola
koşuşup baş köşede gezerler, bir pıtırtı olunca deliklere girerler… Galiba koku
aldınız, kedi geliyor; koca fareler nereye?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlarınızı bekliyoruz.