Prof. Dr. Mehmet Fuat Köprülü (1890-28 Haziran 1966)
Osmanlı dönemi Klasik Türk Edebiyat çalışmaları daha çok divan tertibi, mesnevi ve tezkire telifi ve şerh etme merkezli gelişmiştir. Metinlerin sistematik analizinden ziyade, bütüncül bir kavrayışla tasnif ve tahlile gerek duyulmadan ele alınmış olması, bu eserlere başvurmayı ve kullanmayı zorlaştırmıştır.XIX. yüzyılda başlayan sistematize etme geleneği, XX. yüzyılda gelişerek ve genişleyerek devam etmiştir.Genel olarak Türk edebiyat tarihini, modern metotlarla ele alan ilk şahsiyettir. Önceleri, Yeni Mecmua, Millî Tetebbular, Türkiyat Mecmuası ve Türk Yurdu gibi dergilerde yayımladığı yazılarla, edebiyat tarihi usulünü ve bunun uygulamalarını gösteren Köprülü, “Edebiyat Tarihinde Usul adlı makalesi ile Fransız ve İngiliz edebiyat tarihçiliğini Türk edebiyatına uyarlama gayreti gütmüştür. Makale veya kitap şeklinde yaptığı çalışmaların biraraya getirilmesinden oluşan Edebiyat Araştırmaları [1966, 1986] adlı kitabında, bir organik bütünlük olmamakla beraber, “Edebiyat Tarihinde Usul” başlıklı makalesinden başlayarak, “Türk Edebiyatı’nın Menşe’i”, “Ozan”, “Bahşı”, “V.-XVI. Asırlarda Türk Şâirleri”, “Sazşâirleri: Dün ve Bugün”, “Türk Edebiyatında Âşık Tarzının Menşe’ ve Tekâmülü”, “Türk Edebiyatı’nın Ermeni Edebiyatı Üzerine Te’sirleri”, “Millî Edebiyat Cereyanının İlk Mübeşşirleri”, “Aruz”, “Türklerde Halk Hikâyeciliğine Âit Maddeler: Meddahlar” başlıklı yazılarında Türk edebiyatı çalışmalarına sistematik katkı yapan değerli tespitlerde bulunmuştur. Köprülü, dönemler, terimler, eserler, şahsiyetler ve metinlerin filolojisi ile ilgili tespitlerini Türk Edebiyatı Tarihi (1920, 1921, 1926, 1980) adlı eserinde biraraya getirmiştir. Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar (1918, 1976, 2003) adlı eserinde de, edebî şahsiyetin oluşumunu ve kültür içindeki yerini ve tesirlerini tespit etmek amacıyla Hoca Ahmed Yesevî ve Yunus Emre’yi incelemiştir. Köprülü, “eserden müessire anlayışı”nın Türkiye’deki kurucusu olmakla beraber, edebiyat tarihçiliğinde ve incelemelerinde, metnin kültür tarihindeki yerini belirleme yoluna, edebiyat dışı unsurlara da müracaat ederek gider. Doğrudan yapılan metin incelemeleri yerine, eser, dönem veya edebî şahsiyetlere, genel değerlendirmeler çerçevesinde bakan Köprülü, çalışmalarında sentetize sonuçlara ulaşır. Onun için metin, toplumun sosyal, siyasî ve ekonomik durumunu anlamak için ancak bir vasıtadır.Nâmık AÇIKGÖZ, Klasik Türk Edebiyatı Çalışmaları: Metotlar ve Ekoller, Türkiye Araştırmaları Literatür Dergisi, Cilt 5, Sayı 9, 2007, 19-46.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlarınızı bekliyoruz.