Translate

Çarşamba, Mayıs 24, 2023

Hüdayinabit 14 (Psikomotor Edebiyat, Otobediyat, Hodbehod)

  

14. Gün


 

Yazma

Konuşma

Okuma

Dinleme-İzleme

Perşembe

Cümle ve ilgili kavramlar deftere yazılacak ve fotoğrafı grubu atılacak.


2. Herkes üniversite sınavı hakkında bir mani yazacak. 

1. Her öğrenci cümlelerin ve ilgili kavramların ses kaydını gruba atacak.

2. 2 rubai, 1 tuyug, 1 mani (size ait) ses kaydı atılacak.



Aşağıda verilen metin ve şiir okunacak (Rubai, Tuyug ve Ömer Hayyam'ın rubaileriyle ilgili olan bölüm okunacak.).

Eşleşen öğrencilerden biri cümleyi okuyacak, diğeri gözleri kapalı kavramları ezbere söyleyecek. Her iki öğrenci de yapacak.

Abdülhak Hamit Tarhan'ın Makber'i dinlenenip izlenecek.

Bütün insanlardaki bir özelliği abartarak bir insanda toplayan Oğuz Atay’ın Tutunamayanlar adlı romanındaki …, Yaşar Kemal’in Ortadirek adlı romanındaki … birer tiptir.

Selim-Tutunamayanlar, Ortadirek-Meryemce

Ahmet Yesevi, Müslüman Türk’ün İslam ruhuna uygun ideal insan ve toplumu oluşturma çabalarının sonucu olarak model bir eser yazmıştır.

12 yy, Yesili Ahmet, Hikmetlerin Divanı

Allah adın zikr idelüm evvela

Vacip oldur cümle işde her kula

 

Bir kez Allah dese aşk ile lisan

Dökülür cümle güneh misl-i hazan

 

İsm-i pakin pak olur zikr eyleyen

Her murada irüşür Allah diyen

Sehlimümteni, Vesiletü’n Necat, Süleyman Çelebi

Manzum ve mensur çok sayıda tiyatro kaleme alan şairin heceyle yazdığı tiyatroları şunlardır: Nesteren, Liberte, Cünûn-ı Aşk, Hakan.

Abdülhak Hamit, Tanzimat 2

Akşam, gurup, şafak, gece, göller ve ormanlar gibi duygulanmaya müsait temaları aruzla ve sembolizmle dile getirmiştir.

Haşim, Fecriati, sembolizm

Yunus’un şiirlerinde farklı ölçü, nazım birimi, gelenekten şiirler bulunur.

Aruz-hece, beyit-dörtlük, tekke-halk

Gözle konşu hakkını dinle beni
İster isen Hak seve dâ’im seni

Kırma gönlün hoş geçin mü’min isen
Dü cihânda olmak istersen esen

Konşusunu kim ederse bî-huzûr
Dü cihânda Hak anı ede kusûr

Nazım türü, aruz, pendname

Ağıt, koçaklama, güzelleme, taşlama halk şiiri türüdür.

Koşma, dörtlük, hece, nazım türü

Kafiyesi aaba olan ve 7’li heceyle yazılan şiirler mani, aruzla yazılan aynı kafiyeli şiirler tuyug ve rubaidir.

Tek dörtlük

Yusuf’u kaybettim Kenan ilinde

Yusuf bulunur, Kenan bulunmaz

Bu aklı fikr ile Leyla bulunmaz

Bu ne yaredir ki çare bulunmaz

Telmih: Kenan, Yusuf, Leyla


Okuma Metni 1

TUYUG

Tuyug, Türklerin icadı bir nazım şeklidir. Mısra sayısı ve kafiye örgüsü Halk edebiyatı nazım şekli mani ve Divan edebiyatı nazım şekli rubai ile aynıdır. 

Tek dörtlükten oluşur ve kafiye şeması aaba veya aaxa olarak bilinir.

Aruzun failatün failatün failün kalıbıyla yazılır. Hece ölçüsündeki 11'li koşmaların hece sayısıyla eşittir.

Halk edebiyatındaki mani, İran edebiyatından alınan rubainin ortasında bir ölçüdür.

Nazım birimi dörtlük olan ve aruzla yazılan bu nazım şekli, Türklerin sık kullanığı 11'li hece ölçüsüne benzemesi yönüyle dikkat çeker. 

Tuyuglar, cinaslı yapılarıyla ön plandadır.

Kadı Burhaneddin ve Nesimi tuyuglarıyla meşhurdur


Tuyug Örnekleri:


Dilberin işi itab u naz olur

Çeşmi cadu gamzesi gammaz olur

Ey gönül sabret, tahammül kıl ana

Yare erişmek işi az az olur

Kadı Burhaneddin


Ey tabib-i hazık-ı nazik mizaç

Sen bilürsün hasta gönlüme ilaç

Ey gönül ile sana kul olmuşem

Şive ile naz ile ne ihtiyaç

Nesimî


MANİ

Rubai, tek dörtlükle yazılır. Kelime olarak dörtlü, dörtlük demektir.

Mısra sayısı ve kafiyelenişi tıpkı tuyug ve maniye benzer. Kafiye şeması mani kafiye tipi olarak bilinen aaba şeklindedir. Her mısrası kafiyeli olan rubailer de bulunur (aaaa).  Bu farklı kaynaklarda üçüncü mısranın serbest olduğunu belirtmek için aaxa şeklinde de yazılır. 

Her konuda yazılabilir. Aşk, şarap, felsefe, tasavvuf, ölüm, zaman gibi konularda çokça yazılmıştır.

İranlıların aruzla oluşturdukları bir nazım şeklidir. Farsçanın en büyük rubai şairi Ömer Hayyam'dır.

Türk Edebiyatı da rubaiyi sevmiştir. Kara Fazli, Azmizade Haleti, Yahya Kemal, Nabi, Arif Nihat Asya, Ümit Yaşar Oğuzcan rubaileriyle ön plana çıkan şairlerdir.

Aruz vezniyle yazılır ve aruzun 24 kalıbı rubaide kullanılır.


Esrarını dil zaman zaman söyler imiş    a

Hengame-i gamda dastan söyler imiş    a

Aşk ehli olup da mihnet-i hicrana        b

Ben sabr iderim diyen yalan söylermiş    a

Azmizade Haleti


Ya Rab dilimi sehv ü hatadan sakla

Endişemi tezvir ü riyadan sakla

Basdım reh-i vadi-i rubaiye kadem

Ta'n-ı har-ı nâdân-ı dü-pâdan sakla

Nef'i


Mefûlü mefâîlü mefâîlü feûl

Yâ Rab dilimi sehv ü hatâdan sakla

Endîşemi tezvîr ü riyâdan sakla

Basdım reh-i vâdî-i rübâîye kadem

Ta’n-ı har-ı nâdân-ı dü-pâdan sakla

Nefi


Mefûlü mefâîlü mefâîlün fa’

Mefûlü mefâîlü mefâîlü feûl

Yâ Rab kerem et bendene ihsân eyle

Düşvâr olan ahvâlimi âsân eyle

Dünyâ hevesinden koma gönlümde eser

İstersem eğer cenneti zindân eyle


Mefûlü mefâîlü mefâîlün fa’

Ben âşık-ı hercâyî vü dil-âşüfte

Ol şûh ise hem mey-keş ü hem âlüfte

Bilmem nice olur mihr ü muhabbet hâli

Bu nükte-i serbeste kalır nâ-güfte


Mefûlü mefâîlü mefâîlü feûl

Ey dil hele âlemde bir âdem yoğimiş

Var ise de ehl-i dile mahrem yoğimiş

Gam çekme hakîkatde eğer ârif isen

Farz eyle ki el’ân yine âlem yoğimiş


Mefûlü mefâîlü mefâîlün fa’

Mefûlü mefâîlü mefâîlü feûl

Ey nâm-veri memleket-i bahr ü berin

Var bahr ü berde nice bin hünerin

Etdin yine dîn gayretine azm-i cihâd

Devletle mübârek ola yâ Rab seferin



ÖMER HAYYAM'DAN RUBAİLER

İçin temiz olmadıktan sonra

Hacı hoca olmuşsun, kaç para!

Hırka, tesbih, post, seccade güzel:

Ama Tanrı kanar mı bunlara?

 

Mal mülk düşkünleri rahat yüzü görmezler,

Bin bir derde düşer, canlarından bezerler.

Öyleyken, ne tuhaftır, yine de övünür,

Onlar gibi olmayana adam demezler.

 

Yel eser, umutlar savrulur gider;

Sensiz, bensiz kalır bağlar bahçeler;

Altın gümüş nen varsa harcamaya bak!

Ölür gidersin, düşmanın gelir yer.

 

Sevgili, seninle ben pergel gibiyiz:

İki başımız var, bir tek bedenimiz.

Ne kadar dönersem döneyim çevrende:

Er geç baş başa verecek değil miyiz?

 

Şu dünyada üç beş günlük ömrün var,

Nedir bu dükkanlar, bu konaklar?

Ev mi dayanır, bu sel yatağına?

Bu rüzgarlı yerde mum mu yanar?

 

Dünya ne verdi sana? Hep dert, hep dert!

Güzel canım da bir gün uçar elbet.

Toprağında yeşillikler bitmeden

Uzan yeşilliğe, gününü gün et.

 

Dedim: Artık bilgiden yana eksiğim yok;

Şu dünyanın sırrına ermişim az çok.

Derken aklım geldi başıma, bir de baktım:

Ömrüm gelip geçmiş, hiçbir şey bildiğim yok.

 

Leyla isteyen kişi Mecnun olmalı;

Kendisinden de, dünyasından da geçmeli.

Sevenlerin sofrasına çağrılınca

Ben körüm, ben dilsizim demeli.

 

Yarım somunun var mı? Bir ufak da evin?

Kimselerin kulu kölesi değil misin?

Kimsenin sırtından geçindiğin de yok ya?

Keyfine bak: En hoş dünyası olan sensin.

 

Niceleri geldi, neler istediler;

Sonunda dünyayı bırakıp gittiler;

Sen hiç gitmeyecek gibisin, değil mi?

O gidenler de hep senin gibiydiler.

 

Ey doğru yolun yolcusu, çaresiz kalma;

Çıkma kendisinden dışarı, serseri olma;

Kendi içine sefer et erenler değil:

Sen görenlerdensin, dünya seyrine dalma.

 

İnsan son nefese hazır gerekmiş:

Nasıl ölürse öyle dirilecekmiş.

Biz her an şarap ve sevgiliyleyiz:

Böylece dirilirsek işimiz iş.

 

Ömrümüzden bir gün daha geldi geçti;

Derede akan su, ovada esen yel gibi.

İki gün var ki dünyada, bence ha var ha yok:

Daha gelmemiş gün bir, geçmiş gün iki.

 

Dert içinde sevinci bul da yaşa;

Haksız düzende haklı ol da yaşa;

Sonu nasıl olsa yokluk dünyanın,

Varından yoğundan kurtul da yaşa.

 

Açılmaz kapıları açmamız mı gerek?

Dünyada insanca yaşamanız mı gerek?

Bırakın öyleyse iki dünyayı birden:

Ey ölü canlılar, canlar uyanık gerek!

 

Gençlik bir kitaptı, okuduk bitti;

Canım bahar geçti çoktan, kış şimdi.

Hani sevincin, o cıvıl cıvıl kuş?

Nasıl, ne zaman geldi, nasıl gitti?

 

Her gün biri çıkar, başlar ben, ben demeğe,

Altınları gümüşleriyle övünmeğe.

Tam işleri dilediği düzene girer:

Ecel çıkıverir pusudan: Benim ben, diye.

 

Bu dünya iki kapılı bir han,

Girdi mi dertlere düşer insan.

Tanınmadan yaşamak en iyisi:

Elinde olsa da hiç doğmasan.

 

Yıllar günler gibi geçti gider;

Nerde o eski dertler, sevinçler?

Belaya aldırmaz aklı olan:

Bu da her şey gibi geçer, der.

 

Neylesem bu benim iç kavgalarımla?

Pişmanlığım, kendime düşmanlığımla?

Sen bağışlasan da ben yerim kendimi:

Neylesem bu yüzkaram, bu utancımla?

 

Uğrunda dertlere düştüğüm sevgili

Bir başkasına tutulmuş, o da dertli;

Derdimin dermanı kendi derdinle:

Hekim hasta olunca kime gitmeli?

 

Yeryüzünü gül bahçesine çevirmekten

Daha güzeldir bir insanı sevindirmen.

Bin kulu azat edenden daha büyüktür

Bir hür insanı iyilikle kul edebilen.

 

İnsanlık yaratılalı olgun kişiler

Bulduklarıyla yetinip dert çekmediler

Birbirine girdi gözü doymayanlarsa:

Çok isteme kaderden başın derde girer.

 

Yoksula, yoksulluğa yakın ettin beni;

Dertlere, gurbetlere alıştırdın beni;

Yakınların ancak erer bu mertebeye:

Tanrım, ne hizmet gördüm de kayırdın beni?

 

Gönül, bir düş madem dünya gerçeği,

Ne dertlenir, alçaltırsın kendini?

Hoşgör kaderini, gününü gün et:

Yazılan senin için bozulmaz ki.




Başkanlık Sırası

1.

Görkem

2.

Elif

3.

Sude

4.

Ceren

5.

Zehra

6.

Efe




Günlere Göre Eşleştirme Kurası

 

Hüdayinabit

 

 

Çarşamba

 

 

 

 

Elif

vs

Tarık

 

Ceren

vs

Zehra

 

Görkem

vs

Sude

 

Efe

vs

Abdullah

Perşembe

 

 

 

 

Tarık

vs

Abdullah

 

Sude

vs

Efe

 

Zehra

vs

Görkem

 

Elif

vs

Ceren

Cuma

 

 

 

 

Ceren

vs

Tarık

 

Görkem

vs

Elif

 

Efe

vs

Zehra

 

Abdullah

vs

Sude

Cumartesi

 

 

 

 

Tarık

vs

Sude

 

Zehra

vs

Abdullah

 

Elif

vs

Efe

 

Ceren

vs

Görkem

Pazar

 

 

 

 

Görkem

vs

Tarık

 

Efe

vs

Ceren

 

Abdullah

vs

Elif

 

Sude

vs

Zehra

Pazartesi

 

 

 

 

Tarık

vs

Zehra

 

Elif

vs

Sude

 

Ceren

vs

Abdullah

 

Görkem

vs

Efe

Salı

 

 

 

 

Efe

vs

Tarık

 

Abdullah

vs

Görkem

 

Sude

vs

Ceren

 

Zehra

vs

Elif



Üyelerin Rapor Cümleleri ve Görevleri

İnternet kapalı konumda bütün görevleri peş peşe Hüdayinabit'e atmak.

Yazma ödevini yaptım ve fotoğrafı gruba attım.

Cümle ve kavramların ses kaydını gruba attım.

Metin ve şiiri okudum.

Arkadaşım .... cümlelerle ilgili kavramları eksik/tam verdi.

Dinleme görevini tamamladım.


Başkanın Görevi ve Rapor Cümleleri

23.59'da bütün grup üyelerinin görevlerini yapıp yapmadığını denetlemek.

Grubu denetledim. Herkes görevini eksiksiz yapmış.

Grubu denetledim. ... adlı üye/üyeler cezaya kaldı ve danışmana ilettim.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınızı bekliyoruz.