Özbek Türklerinin Atasözlerinden Seçmeler Özbekçe Seçme Atasözleri
At adamın kanadıdır.
At babadan, yemek anneden...
At zayıfken belli olur, kız fakirken belli olur.
At besleyen yolda kalmaz, halk besleyen çölde.
At izinden tay gider.
Atı gören eşek de ayağını kaldırmış nal yap diye.
At görmeyen atı görürse koştura koştura öldürür.
Baban varsa at koştur, yetim isen tezek yap.
Baba nasihatını alan ata biner, anne nasihatını alan evinde
huzur bulur.
Baba, kızının huzur bulduğu yerde huzur bulur.
Atalar sözü aklın gözü.
Atılan ok geri dönmez.
Atın yokluğunda eşek de at.
Aç, arpa bulamazken, tok altını torbalar.
Açın suçu söylenir, tokun suçu taş altında.
Aç ölünce sakinlik, tok ölünce görültü...
Açın düşüncesi olmaz, tokun da kaygısı.
Açın şişmanı yok, tokun zayıfı.
Açın suçu açıktır, tokun suçu taş altında.
Aç yarına boyun eğer, tok heybete.
Açın karnını kul doyursun, görgüsüzü tanrı.
Aç karnına söz dinlenmez.
Açın kucağında ekmek durmaz.
Aç kişiye aşk yakışmaz.
Açıp göstermek kolay, toplayıp saklamak zor.
Açık söz aranı açar.
Açıkları kapatarak geç, seninkini de kapatsınlar.
Açılan göte gülmemek olmaz, açık yüze bakmamak.
Aç düşse ayıp değil, tok kaysa gülünç olur.
İnsan, insanı örnek alır, kavun kavundan renk [alır].
İnsan, insanın gölgesidir.
İnsanın kıymeti vücudunda değil, aklındadır.
İnsanını kıymeti güzelliğinden değil, aklındadır.
İnsan kendisi toprak olur, altmış yaşında olunca altın
olbur.
İş denince ölürüm der, yemek denince hazırım der.
İnsanın güzelliği sözüdür, yüzün güzelliği gözüdür.
İnsan, insandan kurtulur, takdiratından kurtulamaz.
İnsanın kendisi haramdır, sözü helaldir.
İnsanın, sözü ölmektense, kendisi ölsün.
İnsanın şerefi, davranışlarına bağlıdır.
İnsanı kaygı yaşlandırır, duvarı nem.
İnsanın kötüsü inatçı olur, öküzün kötüsü tembel.
İnsanın kötüsü, iyilere isim uydurur.
İnsanın kötüsü gıybet eder, köpeğin ısırmadığı havlar.
İnsanın kıymeti yukarıda oturmakla değildir.
İnsan yolculukta tanınır, cesur tehlikede.
İnsan dostuyla görünür, badem kabuğuyla.
Beslenen at yorulmaz.
Ortada burun olmasaydı, iki göz birbirini yerdi.
Kavgaya müdahale eden altı dayak yer.
Az az yiyen düzgün yer. Az olsun düzgün olsun.
Azın çağırıcısı olmaktansa, çoğun aşçısı ol.
Az söylersen gönlün ferah olur, çok söylersen götün.
Az yiyen düzgün yürür, çok yiyen osurur.
Kolay değil tezek toplamak, ıslağını koyup kuruyu almak.
Kolay işe herkes aşıktır.
Gökten arpa yağsa da eşeğin hak ettiği bir avuç.
Sabır çaresizliğin çözümüdür.
Gökten taş yağsa, fakirin kafasına düşer.
Aşçı iki tane olursa, yemeği tuzlu ya da tuzsuz yapar.
Yemeğin tatlısı tuzla, insanın tatlısı sözle.
Yemeğin dostu değil, kişinin dostu ol.
Yabancıya yemek ver ama yer verme.
Dost yemek yedirmez, davranışları yedirir.
Dost hürmeti borç, genç ve büyük hürmeti farz.
Yemek ve tabak gerek değil, gerek olan kaş ve alın.
Yemeğin varsa dostun olur. Yemeği olanın, kuralı da var.
Yemeği olanın, yoldaşı da olur.
Ağzı yamuk olsa da, patronum söylesin.
Ağzına geleni, düşünerek söyle.
Ağır taşı su süremez, ağır insanı söz.
Ağız ağızdan söz alır, ağzı olmayana göz olur.
Meşe ağacından odundan olmaz, oynaşlı kızdan kadın olmaz.
Ak koyun da kendi ayağından asılır, siyah koyun da kendi
ayağından asılır.
Altı kardeş toplanarak baba olmaz, yedi yenge toplanarak
anne olmaz.
Altın alma nasihat dinle, nasihat altın değil mi? Altın
vererek sevap al.
Kaynak:
Mujtaba QUYASH -ATALARSÖZÜ- A¢ILNIN͡G KÖZÜ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlarınızı bekliyoruz.